Vajinama herhangi bir şeyin girmesini düşünmek bile beni çok rahatsız ediyor. Tedaviyi nasıl tamamlayacağım?

Kişinin vücuduyla ilgili endişeler; genelde bilgisizlik, yetersiz cinsel eğitim, kişinin kendi vücudu ve cinselliğini kabul etmesine karşı olan dini/kültürel yasaklar, geçmişteki acı verici deneyimler ve kişinin kendisi ve vücut imajıyla ilgili olumsuz düşüncelerinden kaynaklanır. Tedavi süreci sırasında bu konularla yüzleşip, bunların doğru bir şekilde ele alınmaları önemlidir. Başarılı ve etkin bir tedavi programı bu yönleri ele alır ve kadınların kendilerine bakış biçimlerini değiştirir. Kendilerine güvenlerinin artmasına yardımcı olur. Bilgi, kadınların kendi vücudunu tanıma süreciyle birleşip, sağlıksız duygu ve düşünceler üzerinde çalışarak, kadınların vücutları konusunda kendilerini daha rahat hissetmelerine ve durumları hakkında erişilebilir çözümler üzerinde çalışmalarına yardım eder.

İnsan aklının fiziksel yapımızı etkileme konusunda çok büyük bir yeteneği vardır.

Vajinismuslu hastalar kontrolsüzce yani istemdışı olarak kendilerini kasmakta, acı duyacağı veya kanayacağı korkularıyla ilişkiden kaçınmakta, eşini çok sevdiğini, ilişkiye girmeyi istediğini, aile olmak istediğini söylemekte, ama bir yandan da korku ve kaygılarının esiri olarak bu kısır döngüden çıkamamaktadır. Çünkü istemdışı olan, otomatikleşmiş, nedenini bilmediğiniz duygu, düşünce ve davranışların kaynağı bilinçdışında olabilir. Bilinçdışına veya daha çok bilinen adıyla bilinçaltına ulaşmanın en etkili yollarından biri olan Hipnoterapi ile, bilinçli akıl ile yanlış olduğu bilinen ama değiştirilemeyen duygu, düşünce ve davranışlar yeniden düzenlenmekte, içselleştirilmekte, yeni davranışlar alışkanlık haline getirilmektedir. Böylece hem bilinçli akıl hem de bilinçdışı akıl sorunu çözdüğünde bütüncül olarak tam bir tedavi olmaktadır. Ünlü psikolog Jung‘un şu sözü tedavinin temelini oluşturmaktadır. ”Bilinçdışındakiler bilincinize çıkmadıkça, karşınıza kaderiniz olarak çıkar.”

Hipnoz, dikkatin yoğunlaştığı ve telkin alma yeteneğinin arttığı, uyku ile uyanıklık arası farklı bir bilinç halidir, ama asla bir uyku hali değildir. Hipnoterapi ise hipnoz tekniği ile yapılan bir terapi tekniğidir ve bir psikoterapi tekniği olarak kabul edilmektedir. Hipnoz, izlenen filmlerin etkisiyle yanlış olarak, şuurun kaybedildiği, isteğiniz dışında şeylerin yaptırıldığı bir durum sanılmaktadır. Bu doğru değildir. Hipnoz olmuş birine dışarıdan bakıldığında uyuyor gibi görünür, ama örneğin elini kaldırması söylendiğinde yapar, yani şuurludur ve en önemlisi istemediği şeyleri yapmaz. Bu yüzden doktor ve psikologlarca bilinçdışına ulaşmak, sorunların kaynağını bulmak ve orada düzeltmek için, ayrıca bilince de yeni şeyler öğretmek ve kalıcı hale getirmek için tedaviye yardımcı araç olarak uzun yıllardır kullanılmaktadır.

Bilgi ve tedavi süreci boyunca güven kazanıldığında korkular tipik olarak azalır ve rahatsızlık durumu giderilir. Derin nefes almak ve hipnoterapi ile size öğretilen şeyleri yapmak yararlı olacaktır.